8 Şubat 2025

Halfeti Haberler: Güncel ve Doğru Haberleri Takip Edin

Ekonomi, spor, teknoloji ve magazin dünyasından güncel haberlerle Halfeti Haberler yanınızda!

Vatikan’daki erk savaşları

Sekiz kategoride Oscar adaylıkları olan Konsey ile Bob Dylan: Tam Bir Bilinmez gösterimde.

Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (2023) ile en iyi yabancı film Oscar’ını alan Edward Berger dramatik gerilimi Konsey ile 8 dalda Oscar adayı oldu. Konsey bir savaş filmi ama cephede değil Vatikan’da yapılıyor.

Hayalet Yazar filminin senaristi Robert Harris’in çok satışlı romanından (2016) Tinker Tailor Soldier Spy’ın (Köstebek) senaristi Peter Straughan’ın senaryolaştırdığı filminde Berger 1970’lerin The Parallax View, Klute, Başkanın Bütün Adamları, Akbabanın Üç Günü Marathon Man gibi politik gerilimlerden etkilendiğini açıklıyor.

İKTİDAR ENTRİKALARI

Vatikan’ın başı papa ölünce yönetmen izleyiciyi gizli sırların en iyi saklandığı, dünyayla ilişkisini kesmiş Vatikan’a sokuyor. Yeni papa seçimi için dünyanın her yerinden gelen kardinaller burada toplanacak, konseyi de ölen papanın güvendiği kardinal Lawrence yönetecektir. İnanç krizini içinde yaşayan Lawrence tecridin ardından “Tanrı bize şüphe duyan, bağışlayan bir papa versin” diyerek toplantıyı başlatır.

Herkes bu kutsal makama ulaşmak için türlü entrikalar çevirir. Lawrence’ın içindeki şüphe iyice büyür. Doğru adayı bulmak için soruşturmasını genişletir. İktidar oyunlarını Lawrence’ın gözünden izleriz. Kardinallerin gölgeli, karanlık yüzleri din adamlarından çok politikacıları anımsatırlar. İdealizm ile yozlaşma, bütünlük ile uzlaşma arasında konsey tam bir erk savaşına dönüşür.

KUSURSUZ SİNEMATOGRAFİ

Yapım tasarımları, kostümler, filmin boğucu atmosferine gerilim katan besteci Volker Bertelmann’ın ürpertici partisyonları, gerilimi tırmandıran stilizasyon, dini geleneklerle, formaliteleri vurgulayan simetri, Stéphane Fontaine’in kusursuz sinematografisi (Vatikan’ın avlusundaki şemsiyeli kardinaller sekansı) olağanüstüdür.

Erkeklerin gerisinde bulunan, konsey için yemek hazırlayan, kardinallere yardım eden rahibeler konuşmaz, siliktirler. İçlerinden rahibe Agnès, “Biz kız kardeşler görünmez olmamıza karşın Tanrı bize de göz kulak verdi” diyerek adaylardan birinin skandalını ortaya çıkarır. Finalde tecrit bitince huzur duyan Lawrence perdeyi açar, odaya ışık girer, pencereyi açınca içeri hava girer. Uzaktan beyazlar içinde üç rahibe gülerek binadan çıkar. Bu simgesel final geleceğin habercisidir. Konsey’de Ralph Fiennes, Stanley Tucci, John Lithgow, Isabella Rossellini, Sergio Castelitto oynuyor.

BOB DYLAN’IN AĞIR YÜKÜ

Edward Berger gibi Jame Mangold da Bob Dylan: Tam Bir Bilinmez adlı müzikal dramında Milos Forman’ın kült klasiği Amadeus’tan (1984) esinlendiğini belirtiyor.

“Mozart ile Salieri arasındaki rekabete bakarak dahilik nedir sorusu sordum. Folk müziğin Amadeus’unu yapacağım, Bob’un kim olduğunu yorumlamayacağım” diyen yönetmen bu direkt anlatımı Walk the Line’da (Sınırları Aşmak/2005) Country şarkıcısı Johnny Cash içinde kullandı. Bob’un omuzlarında taşıdığı ağır yük onun yeteneği, dehası, hediyesi aynı zamanda da lanetidir. Çevresindekiler ondan sürekli yararlanırlar. Pete Seeger folk festivali için onu kullanır, Joan Baez onunla yarışır. Salt sevgilisi Sylvie ondan aşk, sevgi, ister; Johnny Cash onun gerçek dostu, Woody Guthrie ise akıl hocasıdır.

ANI YAKALAMANIN BÜYÜSÜ

Dylan’ın 1961-65 yıllarına giderek ABD’deki politik olayların ışığında (İnsan hakları, Vietnam Savaşı, Kennedy ve Malcolm X cinayetleri) sanatçının folk şarkıcılığından politik aktiviste dönüşmesini izleriz. James Mangold anı yakalayan, anlık duyguyu izleyiciye tümüyle geçiren usta bir yönetmen Timothée Chalamet, Edward Norton, Monica Barbaro, Boyd Holbrook şarkıları kendileri söylüyor. Elle Fanning, Sylvie’de ışıldıyor.